1 Ağustos 2021 Pazar

Nûh ve Büyük Su Baskını (7d). Nûh Halkının İlahları (7d).

 

(يَغُوثَ)

İbn Kelbi Yêgus’u Curaş halkı (Kuzey Yemen), Mezhic Kabilesiyle (Yemen) birlikte anar.

 


 (𐩺𐩶𐩻)

  يغوث: YEGŪS, Yaghūth

 

Mâlik bin Eşter Mezhiclidir.

مالك بن الحارث الأشتر” Yemen asıllı (الجنسية اليمن) Mezhic kabilesine mensuptur.

Tam adı:

مالك بن الحارث بن عبد يغوث بن مسلمة بن ربيعة بن الحارث بن جذيمة بن سعد بن مالك بن النخع من مذحج

Burada “عبد يغوث” künyesi, Mezhic (مذحج) ve Yemenli olması ilgi çekicidir.

 

Arthur Jeffery’de aynı düşüncededir



 

Kelimenin “yardım etmek” anlamındaki gavs kökünden türediği, kendisinden yardım istendiği için putun bu adla anıldığı, “yağmur yağdırmak” anlamındaki gays köküyle de bağlantı kurularak “yağmur yağdıran” mânası da verildiği (İbn Düreyd, s. 96, 153; Yâkūt, V, 439) ve menşeinin Güney Arabistan olduğu ifade edilmektedir (Jeffrey, s. 291-292). Ancak kelimenin aslının İbrânîce’den veya ona yakın bir dilden yahut Tevrat’ta adı geçen ve Edomiler’in atası olan Yeuş’tan geldiği de söylenmektedir (Mustafavî, XIV, 257; Elmalılı, VIII, 355; Smith, s. 43, 226).

 

Kur’ân-ı Kerîm’de “yegūs” kelimesi Nûh kavminin taptığı putlar arasında zikredilir ve Nûh kavminden inkârcıların, “Sakın ilâhlarınızı, hele Ved, Süvâ‘, Yegūs, Yeûk ve Nesr’i asla terketmeyin” dedikleri belirtilir (Nûh 71/23).

 

Yegūs’un aslan şeklinde tasvir edildiği nakledilmektedir (Zemahşerî, VI, 218; Smith, s. 43, 226; ERE, I, 663). Yegūs ismi Tevrat’ta (Tekvîn, 36/5, 14), ayrıca on iki İsrâil kabilesinin soy kütüğünde (I. Tarihler, 7/10; 8/39) ve Semûd yazıtlarında (Fahd, s. 192; Smith, s. 43) geçmekte, Yegūs ile Hintliler’in Vüyasa’sı arasındaki benzerliğe dikkat çekilmektedir (bk. NESR). Câhiliye döneminde erkek isimleri arasında Abdüyeğūs adına Mezhic, Kureyş, Tağlib ve Hevâzin kabilelerinde rastlanmakta, bu da adı geçen kabilelerde Yegūs’a tapınıldığını göstermektedir (Cevâd Ali, VI, 262).” (T.D.V.İslam Ansiklopedisi, YEGŪS, Ömer Faruk Harman, cilt: 43,  sayfa: 388-389.)

 




https://www.persee.fr/docAsPDF/crai_0065-0536_2014_num_158_3_94960.pdf

 

http://www.mbtda.com/anbyaa/no7/idols/yaghooth.php

 

 

Aslan şeklinde betimlenen Yegūs’un Adam, Kadın ile bir bağlantısı olabilir mi?

 

Veya Aslan veya Aslan başı ile ilgili gökte bir izdüşümü olabilir mi?

 

Kahraman(Perseus) Takım Yılzıdızının “ حامل رأس الغول / Hâmil re’s el-gûl” olarak anılması belki bize yardımcı olabilir. “رأس الغول” “Gûl başı” veya “Şeytan Başı” olarak çevrilebilir.

 

 







Medusa ve aslanlar

 

Medusa'nın Başı ve onu kesen kılıç Perseus(Kahraman)’un elindedir. Yunan sanatında sıkça görülen bir motif olan Yunan Medusa başı, büyü, şeytan çıkarma ve kehanette kullanılan pişmiş topraktan yapılmış eski Mezopotamya iblislerinin başlarıyla pratik olarak aynıdır.

 

Medusa’nın “el-Gûl” şeklinde adlandırıldığını söylemiştik. Ne/kim dir bu “el-Gûl”?

 

الغول” Sözlükte, “bir kimseyi bilemeyeceği yönden ansızın yakalamak, helâk etmek” anlamına gelen gavl kökünden türemiş bir isim olup “insanı şaşkınlıkla yakalayıp helâk eden şey” demektir (çoğulu ağvâl ve gīlân)

Câhiliye Arapları’nın folklorundan söz eden kaynakların tasvirlerine göre gūl her renge ve şekle girebilen, ıssız çöllerde insanı şaşırtıp öldüren çirkin görünümlü bir yaratıktır. Geceleyin yalnız dolaşan insanlara değişik biçimlerde görünür ve onları aldatıp yok eder. Sadece ayakları değişmez ve eşek toynağına benzeyen ayaklarından tanınır. Kılıçla vurulan ilk darbede ölür, ikinci bir darbe vurulursa yeniden canlanır. Câhiliye inanışına göre gūllerin aslı, göklerden gizlice haber almaya çalışan veya insanlara güzel kadınlar şeklinde görünen, onlarla evlenen cinlere (sil‘ât) dayanmaktadır. Bu tür cinleri parlak bir ışık (şihâb) kovalar ve neticede bir kısmı yanıp ölür, bir kısmı da denize ve karaya düşer. Denize düşenler timsah, karaya düşenler de gūl olur…

Eski Arap ve İran masallarına konu teşkil eden gūl efsanesi Anadolu-Türk folkloruna cadı, umacı, dev anası, gulyabani, karakoncolos gibi adlarla geçmiş, Batı folklorunda da “ne insan ne hayvan olan, kadavra ve çocuk yiyerek beslenen” niteliklerle yer almıştır. (T.D.V.İslam Ansiklopedisi, GŪL, İLYAS ÇELEBİ, cilt: 14,  sayfa: 177) .

Gorgon Medusa "Lamaştu" ile benzerdir. "Esas mesele Gorgon'un yüzüyle benzerliği değildir; Gorgon'un yüzü aslanın hatlarından bir şeyler taşır, ama dişi aslan paylaşılan özelliklerden sadece biridir ve Gorgon her zaman cepheden, Lamaştu ise profilden resmedilir" (Yunan Kültüründe Yakındoğu Etkileri, Walter Burkert, İtaki, 2017/115). 

Lamaştu Mezopotamya mitolojisinde Anu'nun kızıdır. 




Yeni doğan çocuklara, doğacaklara, anne adaylarına, hamile kadınlara musallat olan bir kadındır. Benzer özellikler Gorgon Medusa'da da görünür, Gûl, Gulyabani vb. isimlerle anılır.



Adam, Kadın, Adam’ın kestiği Gûl’un başı sanki bizi bilinen bir söylenceye götürüyor gibi…

 Adların yerdeki izdüşümlerini Güney’de bulmamız ve Gökte iz düşümü olması…

 Biraz daha belirginleştirmeye çalışalım devamında


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Cibt ve Tâgût Kelimelerinin Habeşçe izleği

                                                          Cibt ve Tâgût Kelimelerinin Habeşçe izleği   “ اَلَمْ تَرَ اِلَى الَّذٖينَ ا...