‘Arim Seli ve Sed-i Mêrib
“فَمَكَثَ غَيْرَ بَعِيدٍ فَقَالَ أَحَطْتُ بِمَا لَمْ تُحِطْ بِهِ وَجِئْتُكَ
مِنْ سَبَإٍ بِنَبَإٍ يَقِينٍ” (27:22)..
“لَقَدْ كَانَ لِسَبَإٍ فِي مَسْكَنِهِمْ آيَةٌ جَنَّتَانِ عَنْ يَمِينٍ
وَشِمَالٍ كُلُوا مِنْ رِزْقِ رَبِّكُمْ وَاشْكُرُوا لَهُ بَلْدَةٌ طَيِّبَةٌ
وَرَبٌّ غَفُورٌ (15) فَأَعْرَضُوا فَأَرْسَلْنَا عَلَيْهِمْ سَيْلَ الْعَرِمِ
وَبَدَّلْنَاهُمْ بِجَنَّتَيْهِمْ جَنَّتَيْنِ ذَوَاتَيْ أُكُلٍ خَمْطٍ وَأَثْلٍ
وَشَيْءٍ مِنْ سِدْرٍ قَلِيلٍ (16) ذَلِكَ جَزَيْنَاهُمْ بِمَا كَفَرُوا وَهَلْ
نُجَازِي إِلَّا الْكَفُورَ (17) وَجَعَلْنَا بَيْنَهُمْ وَبَيْنَ الْقُرَى
الَّتِي بَارَكْنَا فِيهَا قُرًى ظَاهِرَةً وَقَدَّرْنَا فِيهَا السَّيْرَ سِيرُوا
فِيهَا لَيَالِيَ وَأَيَّامًا آمِنِينَ (18) فَقَالُوا رَبَّنَا بَاعِدْ بَيْنَ
أَسْفَارِنَا وَظَلَمُوا أَنْفُسَهُمْ فَجَعَلْنَاهُمْ أَحَادِيثَ
وَمَزَّقْنَاهُمْ كُلَّ مُمَزَّقٍ إِنَّ فِي ذَلِكَ لَآيَاتٍ لِكُلِّ صَبَّارٍ
شَكُورٍ (19)” (34:15-19).
Neml Sûresinde konu edinilen “مَلِكَةُ سَبَا/מלכת שׁבא” Sebe Kraliçesi’dir. Habeşçe “ንግሥተ ሳባ” (Nigist Saba)
“عَرِمٌ” Baraj veya su tutan her şeye
denir. Kelime belirlidir, ilk muhâtabların “bu-barajı” biliyor olduklarını
gösterir. Türkçe’ye “O barajın Seli” şeklinde çevrilebilir. Sebê ile Baraj
birlikte düşünüldüğünde bizi Mê’rib Barajına yönlendirir.
Yemen'deki Mê’rib antik kentinin yakınında büyük bir barajın kalıntıları
yatıyor. Antik dünyanın en büyük mühendislik harikalarından biri olarak kabul
edilen “Büyük Mê’rib Barajı”, 580 metre uzunluğunda ve kolaylıkla döneminin en
büyük barajlarından biri olmuştur. Büyük Baraj, bulunduğu sürece çölü, o
zamanlar güney Arabistan'ın en büyük şehri olan Mê’rib'in etrafında bulunan yüz
kilometrekareden fazla kumlu toprağın sulanmasını sağlayan bir vahaya
dönüştürdü. 6. yüzyılda baraj çöktüğünde, bu eski ticaret imparatorluğunu
yıktı. Büyük Baraj'ın yıkılması ve Mê’rib'in yıkılması bölge tarihinde o kadar
önemli bir olaydır.
Çölde tarımı mümkün kılmak için Sebêliler, kuyulardan ve kanallardan oluşan
geniş bir sulama ağı inşa ettiler. Bu sistemin merkezinde Mê’rib Barajı
duruyordu. Harç ve taştan yapılmış baraj, Vadi Adhana(h) tarafından Balaq
Tepeleri'ni kesen büyük bir vadiye yayılmıştı.
Modern tahmine göre, baraj 15 metre yüksekliğinde ve yarım kilometreden
uzundu. MÖ 1750 ile 1700 yılları arasında ilk inşa edildiğinde muhtemelen daha
mütevazı bir başlangıcı vardı. MÖ 7. yy'da, barajın kuzey ve güney ucunda,
nehrin her iki tarafındaki önemli taş işçiliğine bağlı büyük taş ve harç
dayanakları ile büyük bir şekil almaya başladı. Bu taş dayanaklar bugün hala
ayaktadır.
https://archive.aramcoworld.com/issue/197802/a.dam.at.marib.htm
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder