14 Eylül 2021 Salı

Terah, Athar, Azer

 

Terah, Athar, Azer

 

وَإِذْ قَالَ إِبْرَاهِيمُ لِأَبِيهِ آزَرَ أَتَتَّخِذُ أَصْنَامًا آلِهَةً إِنِّي أَرَاكَ وَقَوْمَكَ فِي ضَلَالٍ مُبِينٍ” (6:74).

İbrâhîm’in babasının putlarla ilgi tartışması Habeşistan kökenli Jübileler (መጽሐፈ ኩፋሌ Mets'hafe Kufale)’de anlatılanlarla Kur’an’da anlatılanlarla benzeşir.

Avram babası Terah'a (אברם אל תרח אביו ), "Baba!" dedi. Ve dedi ki, "İşte buradayım oğlum. Ve dedi ki: "Senin taptığın ve önünde secde ettiğin o putlardan bize ne fayda ve fayda var? Çünkü onlarda ruh yoktur, çünkü onlar dilsiz suretlerdir ve kalbe saptırıcıdırlar. Onlara tapmayın: Yeryüzüne yağmuru ve çiyi indiren, yeryüzündeki her şeyi yapan, her şeyi sözüyle yaratan ve her canlı O'nun yüzünün önünden olan göklerin Tanrısına kulluk edin. Ruhu olmayan şeylere niçin tapıyorsunuz? Çünkü onlar (insanların) ellerinin eseridir ve onları omuzlarınızda taşırsınız. Ve onlardan size bir yardımı yoktur.”

https://www.sefaria.org/Book_of_Jubilees.11.8?lang=bi&with=all&lang2=en

Jübileler Kitabında olduğu gibi, Tevrât’tada İbrâhîm’in babası Terah (תרח) adıyla anılır;

 “Yetmiş yaşından sonra Terah (תרח)'ın Avram, Nahor ve Haran adlı oğulları oldu (26). Terah soyunun öyküsü: Terah Avram, Nahor ve Haran'ın babasıydı. Haran'ın Lut adlı bir oğlu oldu (27).” (Tevrât, Yaradılış: 11:26,27). 



Sayılan adların antik yerleşim yerlerinin de adları olması ilginçtir;

Harran (חָרָן, ܚܪܐܢ, حران)'ın en eski kayıtları Ebla tabletlerinden (MÖ 3. binyılın sonları) gelmektedir, yine İbrahîm’in atası olan Sarugi/Suruç (שְׂרוּג,ܣܪܘܓ, سروج) MÖ yedinci yüzyıla ait Asur yazıtlarındaki Sarugi yer adına karşılık gelmektedir, Nahor MÖ 19.-18. yüzyıllara ait Mari ve Kapadokya metinlerinde ve MÖ 14. yüzyıla ait Asur yazıtlarında bahsedilmektedir. MÖ yedinci yüzyıla ait daha sonraki Asur kayıtlarında Til-Nakhiri (Nakhir), Terah MÖ dokuzuncu yüzyıla ait Asur metinlerinde, Haran'ın kuzeyinde Balikh nehri üzerinde olduğu şeklinde bahsedilir (Til‐Turakhi).

M.Ö. III. Bin yıllarına Lagaş metinlerine gö­re, "Bilak" adında bir kentten (muhtemelen Harran'dan geçen Belih nehri üzerinde) şarap temin ediliyordu. Yine kaynaklara göre, Babil Krallı­ğı'nın sonunda Nabupolassar tarafından zapted ilmiş kentler arasında Belih üzerindeki Harran'a bağlı "Ballihu " kenti de bulunuyordu.

Adlardan yola çıkarsak konum tahminen şöyledir;



תרח: Terah (تَارَحَ) İbranca yaşlı adam anlamında bir kelime Tevrât’ta bir yer adı olarak ta geçmekte;

“Tahat'tan ayrılıp Terah'ta(בתרח) konakladılar (27). Terah(מתרח)'tan ayrılıp Mitka'da konakladılar (28). ” (Tevrât, Çölde Sayım: 33:27,28). 

Terah, Hor Dağıyla (הֹר הָהָר) aynı yerdir.



Terah’ın durumu Jübileler, Tevrât ve Kur’an’da anlatıldığı gibidir;

“Yeşu bütün halka, “İsrail'in Tanrısı RAB şöyle diyor" diye söze başladı, “İbrahim'in ve Nahor'un babası Terah ve öbür atalarınız eski çağlarda Fırat Irmağı'nın ötesinde yaşar, başka ilahlara kulluk ederlerdi.” (Tevrât, Yeşu: 24:2).

İbrâhîm’in Tevrât’tan anladığımız kadarıyla iki erkek kardeşi daha vardır. Bunlardan Nahor Lût’un babasıdır.

İncîl’de de İbrâhîm’in babası Terah olarak anılır;

“Yakup oğlu, İshak oğlu, İbrahim oğlu, Terah oğlu, Nahor oğlu.” (Luka’ya Göre İncîl 3:34).

ܐܰܒ݂ܪܳܗܳܡ ܒ݁ܰܪ ܬ݁ܰܪܰܚ ᵓaḇrāhām bar tarraḥ (Peşhitta).

“αβρααμ του θαρα” (Textus Receptus)

إِبْرَاهِيمَ بْنِ تَارَحَ” (ASVD)

İbrâhîm’in babası Terah bir “עבודה זרה” abadah Zarah’tır. “Avoda zara” Putperestlik anlamındadır.

Kur’an’da ise İbrâhîm’in babasının adı Âzer/آزَرَ (6:74)’dir.

“Çeşitli Talmudik hikayelerde ona Zarah (زَراه) denirken, Eusebius Pamphili (Hıristiyanlık döneminin üçüncü ve dördüncü yüzyılının sonlarına doğru yaşayan kilise tarihçisi) adını Athar olarak verir.”

“Azar (fire) was the name of Abraham’s father whom Eusebius calls “Athar ('Αθαρ, αθαρ, آذر).”

Eusebius (MS 339) Terah’ı “αθαρ (آذر)” olarak andığına göre adı onun döneminde bu şekilde de bilindiğini gösterir.

Αθαρ/Azer  (آذر) Farsça Ateş “آتش anlamına gelen bir kelimedir;

Hint: आज़र 

Eski Persçe: 𐎠𐎫𐎼 (a-t-r /ātar-/), 𐎠𐎫𐎼 (a-t-r /ātr-/),

𐭭𐭥𐭥𐭠 (Atar). Zerdüştlükte kutsal ateş

𐭭𐭥𐭥𐭠(ādur, ādar) Ateş,

Aramca: 𐡍𐡅𐡓𐡀 nūrāʾ

"Āzar" (Farsça: آذر) Ateş, baycan veya orijinal olarak bilinen haliyle "Pāyegān" (Farsça: پایگان) Muhafız/Koruyucu

Āzar Pāyegān = "Ateş Muhafızları" anlamına gelir.

https://en.wiktionary.org/wiki/Reconstruction:Proto-Iranian/%C4%81tr-   

Sonuç bir

İbrâhîm’in babası Farsça “Ateş” anlamındadır.

Tevrât’ta İbrâhîm’in Ur Kaşdim’de doğduğu ve oradan ayrıldığı anlatılır;

 Ur Kaşdim:

  “Yetmiş yaşından sonra Terah'ın Avram, Nahor ve Haran adlı oğulları oldu (26). Terah soyunun öyküsü: Terah Avram, Nahor ve Haran'ın babasıydı. Haran'ın Lut adlı bir oğlu oldu (27)Haran, babası Terah henüz sağken, doğduğu ülkede, Ur kaşdim’de/ אור כשׂדים/ فِي اورِ الْكِلْدَانِيِّينَ öldü (28).  Avram'la Nahor evlendiler. Avram'ın karısının adı Saray, Nahor'unkinin adı Milka'ydı. Milka Yiska'nın babası Haran'ın kızıydı (29). Saray kısırdı, çocuğu olmuyordu (30).  Terah, oğlu Avram'ı, Haran'ın oğlu olan torunu Lut'u ve Avram'ın karısı olan gelini Saray'ı yanına aldı. Kenan ülkesine gitmek üzere Ur Kaşdim'den/ אור כשׂדים/ مِنْ اورِ الْكِلْدَانِيِّينَ ayrıldılar. Harran'a/ הרן/ هَارَانَ gidip oraya yerleştiler (31). Terah iki yüz beş yıl yaşadıktan sonra Harran'da öldü (32). ” (Tevrât, Yaradılış: 11:26-32).

Tanrı Avram'a, "Bu toprakları sana miras olarak vermek için Ur kaşdim’den/ אור כשׂדים seni çıkaran RAB benim" dedi. ” (Tevrât, Yaradılış: 15:7).

مِنْ أُورِ الْكِلْدَانِيِّينَ” (SVD)

Ya RAB, Avram'ı seçen, onu Ur Kaşdim’den/ אור כשׂדים çıkaran, ona İbrahim adını veren Tanrı sensin.” (Tevrât, Nehemya: 9:7).

 İstefanos şöyle karşılık verdi: Kardeşler ve babalar, beni dinleyin. Atamız İbrahim daha Mezopotamya'dayken/ܒ݁ܶܝܬ݂ܢܰܗܪܺܝܢبِيت‌نَهرِين, Harran'a/ܒ݁ܚܳܪܳܢ  /بخَارَان yerleşmeden önce, yüce Tanrı ona görünüp şöyle dedi: 'Ülkeni, akrabalarını bırak, sana göstereceğim ülkeye git. (2-3). “Bunun üzerine İbrahim Kildaniler'in/ܡܶܢ ܐܰܪܥܳܐ ܕ݁ܟ݂ܰܠܕ݂ܳܝܶܐ /مِن اَرعَا دكَلدَايِا / مِنْ أَرْضِ الْكَلْدَانِيِّينَ ülkesini bırakıp Harran'a yerleşti. Babasının ölümünden sonra da Tanrı onu oradan alıp şimdi sizin yaşadığınız bu ülkeye getirdi “. (İncîl, Elçilerin İşleri: 7:2).

Jübileler Kitabı’da buna işaret eder;

ואור בן כשד בנה את העיר אור כשדים ויקרא לה בשמו ובשם אביו

“And 'Ur, the son of Kesed, built the city of 'Ara of the Chaldees, and called its name after his own name and the name of his father” (Jubilees 11:3)

“Ve Kesed'in oğlu Ur, Kildaniler'in Ara şehrini inşa etti ve adını kendi ve babasının adından aldı (7). Ve kendilerine erimiş putlar yaptılar ve her birine, kendileri için yaptıkları erimiş puta, puta taptılar (8).” (Jübileler: 11:7,8).

İbrâhîm’in babasının taptığı putlar ve onunlar tartışması Jübileler’de anlatılanlar Kur’an’la benzeşir.

“Avram babası Terah'a, "Baba!" dedi. Ve dedi ki, "İşte buradayım oğlum. Ve dedi ki: "Senin taptığın ve önünde secde ettiğin o putlardan bize ne fayda ve fayda var? Çünkü onlarda ruh yoktur, çünkü onlar dilsiz suretlerdir ve kalbe saptırıcıdırlar. Onlara tapmayın: Yeryüzüne yağmuru ve çiyi indiren, yeryüzündeki her şeyi yapan, her şeyi sözüyle yaratan ve her canlı O'nun yüzünün önünden olan göklerin Tanrısına kulluk edin. Ruhu olmayan şeylere niçin tapıyorsunuz? Çünkü onlar (insanların) ellerinin eseridir ve onları omuzlarınızda taşırsınız. Ve onlardan size bir yardımı yoktur.”

https://www.sefaria.org/Book_of_Jubilees.11.8?lang=bi&with=all&lang2=en

Kaşdim Kelimesi ve Çözümü:

"Kesed"(כשד)’den “אור כשׂדים” “Ur Kaşdim” (Tevrât), “ܟ݂ܰܠܕ݂ܳܝܶܐ” “Kaldâyê”

İbranca: כשדים, כַּשְׂדִּי (kaśdī)

Aramca: ܟܠܕܘ Kaldo, כַּשְׂדָּי (kaśdāy)

Yunanca: Χαλδαία Khaldaía 

Akadca: 𒆳𒆗𒁺 (Kaldu), veya 𒅗𒃻𒁺 (Kašdu) kašdu (Başarılı, ulaşıldı, feth edildi) veya kaldu

כַּשְׂדִּימָה kassitler (M.Ö.1595).

“Keldani" daha geniş bir anlamda, genel olarak Mezopotamya'da, Keldanilerin MÖ 608-557'deki yükselişini takiben kullanılmaya başlandı.

Ur Kelimesi ve Çözümü



Ur:

Sümerce: Urim (Şehir), 𒌶𒆠, URI5KI, 𒋀𒀕𒆠, URIM2KI ya da 𒋀𒀊𒆠 URIM5KI,

Urim2 = ŠEŠ.ABgunu = ŠEŠ.UNUG (𒋀𒀕) ve Urim5 = ŠEŠ.AB (𒋀𒀊), ŠEŠ=URI3

UNUG.KI (Ur.uk) kelimenin tam anlamıyla "Nanna'nın meskeni (UNUG) anlamına gelir. Babil ve Asur'da Ay tanrısı olarak tapılan Sin, Sümer mitolojisindeki Nannanın karşılığıdır. Kaderin tanrısı olarak da anılan Nanna, Enlil ve Ninlil'in oğludur. Nanna Sümerce "ışık" veya "aydınlatıcı" mânâsına gelir.

Akadca: Uru; Arapça: أور; İbranice: אור)

Akadça: urru, ışık, gün

İbranca:

אוּר: ur, fire/ateş (4), light/ışık (1).

 “Tanrı, “Işık/אור olsun” diye buyurdu ve ışık/אור oldu” (Tevrât, Yaradılış: 1:3).

          אורי” Ateşli,

       "Asur Kralı dehşet içinde kaçacak, Önderleri sancağı görünce dehşete kapılacak. Siyon'da ateşi/אור לו בציון/نَارٌ فِي صِهْيَوْنَ , Yeruşalim'de ocağı bulunan RAB söylüyor bunları. (Tevrât, Yeşaya: 31:9).

 نِصْفُهُ أَحْرَقَهُ بِالنَّارِ. عَلَى نِصْفِهِ يَأْكُلُ لَحْماً. يَشْوِي مَشْوِيّاً وَيَشْبَعُ! يَتَدَفَّأُ أَيْضاً وَيَقُولُ: بَخْ! قَدْ تَدَفَّأْتُ. رَأَيْتُ نَاراً.” (SVD).

        Odunun bir kısmını yakar/שׂרף, Ateşinde et kızartıp karnını doyurur. Isınınca bir oh çeker, Isındım, ateşin/אור sıcaklığını duyuyorum der. (Tevrât, Yeşaya: 44:16).

 هَا إِنَّهُمْ قَدْ صَارُوا كَالْقَشِّ. أَحْرَقَتْهُمُ النَّارُ. لاَ يُنَجُّونَ أَنْفُسَهُمْ مِنْ يَدِ اللَّهِيبِ. لَيْسَ هُوَ جَمْراً لِلاِسْتِدْفَاءِ وَلاَ نَاراً لِلْجُلُوسِ تُجَاهَهَا. ” (SVD).

““Bak, hepsi anızdan farksız, Ateş/אשׁ yakacak onları/שׂרפתם. Canlarını alevden kurtaramayacaklar. Ne ısınmak için kor, Ne de karşısında oturulacak ateş/אור olacak. ” (Tevrât, Yeşaya: 47:14).

         אוֹר” aydınlatma, parlak, net, gün, ışık, sabah, güneş.

אוֹר” parlak olmak, şanlı, tutuşturmak, ışık, ateşe vermek, parlamak.

 אוּר” alev, Doğu (ışık bölgesi olarak): - ateş, ışık.

 אוּר” Ur, Kaldea'da bir yer; Ur.

אוּרִים” ışıklar; Urim, baş Kohen’in göğüs zırhındaki figürler: - Urim.

 אוּרִי” ateşli; Uri.

 אוּרִיאֵל” Tanrı'nın alevi; Uriel.

 אוּרִיָּה” alevi; Uriyah, Uriah, Urijah, yah/yehova’nın alevi

 Ur Kaśdim: אוּר כַּשְׂדִּים  ʾūr kaśdīm ) İbrahim’in doğum yeri olarak Tevrât’ta geçer… “Kasdim  ateşi” anlamına gelir, Tora ve Aftara, Gözlem, 1.Kitap, Bereşit, İstanbul Eyül 2002,  Tevrât, Yaradılış: 11:28).

          Yani “Keldanilerin Ateşi/Alevi”

 “Ateş Fırınının konu edildiği söylence, “Kildanilerin ateş ocağı” anlamına gelen “Ur Kasdim”in midraş yorumunu güçlendirmek için ya da ona dayanak olabilmesi için anlatılmıştır.” (İbrani Mitleri, Say, s.203, 1.Baskı 2009).

 Sonuç iki

İbrâhîm’in doğduğu yer “Kasdim ateşi/alevi” anlamına gelen bir kelimedir.

 Tekrar Tevrât’ta Dönelim:

 Tanrı Avram'a, “Bu toprakları sana miras olarak vermek için “Keldanilerin Ateşi/ateş ocağı/alevi”nden seni çıkaran RAB benim” dedi” (Tevrât, Yaradılış: 15:7).

 Veya Kaşdim’in ateşinden seni çıkaran Rab benim

 “Haran, babası Terah henüz sağken, doğduğu ülkede, “Keldanilerin Ateşi/ateş ocağı/alevi”nde öldü” (Tevrât, Yaradılış: 11:28).

          “Terah, oğlu Avram'ı, Haran'ın oğlu olan torunu Lut'u ve Avram'ın karısı olan gelini Saray'ı yanına aldı. Kenan ülkesine gitmek üzere “Keldanilerin Ateşi/ateş ocağı/alevi”nde ayrıldılar. Harran'a gidip oraya yerleştiler” (Tevrât, Yaradılış: 11:31).

          Ya RAB, Avram'ı seçen, onu Keldanilerin Ateşi/ateş ocağı/alevi’nden” çıkaran, ona İbrahim adını veren Tanrı sensin.” (Tevrât, Nehemya: 9:7).



Sonuç Üç

Terah, Athar, Azer, Ur Kaşdim’in “Ateş” ve “Ateş kültüyle” ilgisi kurulabilir. Bu akla Mecusiliği getirmektedir.






Ek:








9 Eylül 2021 Perşembe

Uzeyr'i aramak (3). Hanok/Metatron, Küçük/genç Yahve veya Küçük Yardımcı (Uzeyr)

 

Hanok, Metatron, Küçük/genç Yahve, Küçük Yardımcı (Uzeyr)

 

ENOCH 3 (THE BOOK OF ENOCH BY R. ISHMAEL BEN ELISHA THE HIGH PRIEST, CHAPTER I, INTRODUCTION : R. Ishmael ascends to heaven to behold the vision of the Merkaba and is given in charge to Metatron).

 Enoch raised upon the wings of the Shekina to the place of the Throne, the Merkaba and the angelic hosts (CHAPTER VII).

 “Enoch receives blessings from the Most High and is adorned with angelic attributes” (CHAPTER IX)

 “God clothes Metatron in a garment of glory, puts a royal crown on his head and calls him "the Lesser YHWH"….

 (5) And He called me THE LESSER YHWH in the presence of all His heavenly household; as it is written (Ex. xxiii. 21): "For my name is in him".” (CHAPTER XII)

 “ (1) I seized him, and I took him and I appointed him" that is Enoch, the son of Jared, whose name is Metatron” (CHAPTER XLVIII (cont.) (c), An Enoch-Metatron piece, ALT 1).

 “(3) He committed unto Metatron that is Enoch, the son of Jared all treasuries. And I appointed him over all the stores that I have in every heaven. And I committed into his hands the keys of each heavenly store.” (CHAPTER XLVIII (cont.) (c), An Enoch-Metatron piece, ALT 2).

 “(2) "And I took him": (that is) Enoch, the son of Jared, from among them. And I lifted him up with the sound of a trumpet and with a tera'a (shout) to the high heavens, to be my witness together with the Chayyoth by the Merkaba in the world to come. (CHAPTER XLVIII (cont.) (c), An Enoch-Metatron piece, ALT 3).

 


 



Küçük Yardımcı:

Uzeyr;

Arabca:  عزير (‘Uzayr) (عزر)  ‘Azr (Küçültme ismi, Yardım, Yardımcı). “Help, assist, aid”

İbranca: עזרא (Ezra) (עזר) ‘Azr (Yardım, Yardımcı). “Help, assist, aid,

helper”

 İbranca: אליעזר (Eliazar)  (אל + עזר) El + ‘Azr (Tanrı benim yardımcım) “God is my Helper”

 İbranca: עזריה  (‘Azaryah) (עזר + יה) ‘Azr + Yah (Tanrı Yardım etti). “God has helped”.

 Uzeyr, küçültme ismidir. “Küçük Yardımcı” anlamındadır.

Küçük Yardımcı, Küçük/Genç Yahve

Metatron, Tanrı ile neredeyse eşit bir seviyeye yerleştirilir; O, her şeye gücü yeten yaratıcı Tanrı'nın yanında, cennetteki ikinci, "daha küçük" veya "daha genç" Tanrı'dır.

 “Küçük Yahve” (Enoch 3. 12:5; 48C:7; 48D:1).

 “Baş meleklerin en yükseği ve Tanrı'nın vekilidir” (Enoch 3. 10:3–6).

 “Kutsal Olan'ın kendisi gibi, bir tahtı vardır ve göksel bir mahkemeye başkanlık eder” (Enoch 3. 16:1).

 “Metatron'dan hiçbir şey gizli kalmaz. Tanrı gibi tüm sırları bilir, sadece meleklerinkileri değil, aynı zamanda insanların en derin sırlarını da bilir” (Enoch 3. 11:2-3).

 “Ve sonra, onu taçlandırdıktan sonra, Tanrı ona “küçük/Genç YHWH” (YHWH ha-qatan ) der ve ona kendi adını, Tetragrammaton'u verir” (Enoch  3. 12:3-5).

 “Tanrı, alev kalemi olarak kullandığı zencefiliyle, göklerin ve yerin yaratıldığı harfleri Metatron'un tacına yazar. Bu açıkça, Tanrı'nın ona yaratılışın tüm sırlarını açıkladığı, böylece onu göklerin ve yerin üzerinde bir ortak kıldığı anlamına gelir” (Enoch 3. 13:1).

 “Diğer melekler bundan istenen sonucu çıkarırlar ve korku ve titreyerek Metatron'un önüne düşerler” (Enoch 3. 14:5).

 “Enoch-Metatron'un nihai dönüşümü gerçekleşir” (Enoch 3. 15).

 “Enoch'un insani varlığı nihayet ve tamamen ortadan kalkar; o melek Metatron'a dönüştürülür. Bununla birlikte, tezahürü, normalde meleklerle ilişkilendirdiğimizin çok ötesine geçer ve daha çok bir tanrılaştırmaya benzer. İlk görevi, cennetteki tüm melekleri yargılamak ve onlara melekler hiyerarşisinde uygun yerlerini tayin etmektir” (Enoch 3. 16:1)”

 İbranice YHWH ha-qatan'ı “Genç Tanrı” olarak çevirirsek , bu, Tanrı-baba ve Tanrı-oğul birlikteliğinden hiç de uzak değildir. Hıristiyanlıktan tam anlamıyla aşinadır.”

 “Metatron is depicted as a guide predestined to encounter human adepts on the boundaries of the realms, assisting them in their transition. Thus, similarly to Yahoel’s role in the Apocalypse of Abraham, in 3 Enoch Metatron is positioned as a borderline helper when he assists Rabbi Ishmael by leading him through the perils of the thresholds that separate the lower and upper worlds, while protecting him from the angelic guardians of these boundaries.”

 https://www.marquette.edu/maqom/metatron99.html

 “yahudilerin Üzeyir hakkında söylediklerinin, hıristiyanların Hz. Îsâ hakkındaki inançlarına paralel şekilde zikredilmesi böyle anlamayı engellemektedir. Esasen Kur’an’ın indiği dönemdeki Hicaz bölgesi yahudilerinde böyle bir inanç vardı ve Hicaz yahudileri diğer yahudiler gibi bir kurtarıcı mesîh beklentisi içindeydi. Ancak ezoterik inanç yapısına sahip bu bölge yahudilerinin beklediği mesîh farklıydı. Muhtemelen onlar bu mesîhe “Tanrı’nın yardımcısı” anlamında İbrânîce Azaryahu yahut Ozer diyorlar ve onun Tanrı’nın oğlu olduğuna inanıyorlardı. Bu kelimeler Arapça’ya Üzeyir şeklinde aktarılmıştır.” (TDV İslâm Ansiklopedisi, Üzeyir,  2012/42/s. 401-402)

 Sonuç Dört

Uzeyr genç/küçük Yardımcı anlamındadır.

 Hanok Metatrona’a dönüşür, Metatron “Küçük/Genç” Yahve’dir,

 Baba Oğul gibi, İsa ile benzerliği bu nedenledir.

8 Eylül 2021 Çarşamba

Uzeyr'i aramak (2).İncîl ve Hanok Kitabı Karşılaştırmalar

 

 İncîl ve Hanok Kitabı Karşılaştırmalar:

 

 


 

Hanok’un Kitabının, orijinalde Aramice olduğu, ilk bölümlerinin M.Ö. 4. yüzyılda yazılmaya başlandığı, bununla birlikte zaman içinde eklemeler yapılarak değişime uğradığı ve değişim sürecinin de M.Ö.1. yüzyıla kadar tarihlendiği belirtilmektedir. (Peygamber Enok’un Kitabı, Birinci Basım 2011, Çev.:Günyüz Keskin, İstanbul: Hermes Yayınları, s. 7-8).

Karşılaştırmalar;

 İncîl;

“Ne mutlu yumuşak huylu olanlara! Çünkü onlar yeryüzünü miras alacaklar.” (Matta’ya Göre İncîl: 5:5).

 Hanok;

“Ama seçilmişler için ışık, sevinç ve huzur olacak ve dünya onlara kalacak” (Peygamber Hanok’un Kitabı: 6:9, s.33).

 İncîl;

Baba kimseyi yargılamaz, bütün yargılama işini Oğul'a vermiştir.” (Yuhanna’ya Göre İncîl: 5:22).

 Hanok;

İnsan Oğlu şanlı tahtına oturdu. Tüm yargı ona verildi ve o da tüm günahkârların ve insanlığı saptıranların yok edilmesini ve dünya üzerinden silinmesini sağladı. Zincirlerle bağlanacaklar.” (Peygamber Hanok’un Kitabı: 68:39, s.104)

 İncîl;

“Ama vay halinize, ey zenginler, Çünkü tesellinizi almış bulunuyorsunuz!” (Luka’ya Göre İncîl: 6:24).

 Hanok;

“Evlerini günahla kuranların vay haline, çünkü evleri temelinden yıkılacak, kılıçla devrilecektir. Altın ve gümüş edinmek için yaşayanlar da apansız yargılamayla yok edilecektir. Vay halinize zenginler! Çünkü siz zenginliklerinize güvendiniz ama zenginliklerinizden ayrılacaksınız çünkü zenginlik günlerinizde En Yüce’yi hatırlamadınız.” (Peygamber Hanok’un Kitabı: 93:7, s.162).



İncîl;

“Sizde ışık varken ışığa iman edin ki, ışık oğulları olasınız." İsa bu sözleri söyledikten sonra uzaklaşıp onlardan gizlendi. ” (Yuhanna’ya Göre İncîl: 12:36).

 Hanok;

“Şimdi ışık neslinin iyi ruhlarını toplayacağını. Karanlıkta doğan ve bedensel olarak mükafat bulmayanları dönüştürüp imanlarının hak ettiği gibi onurlandıracağım onları. Benim kutsal adımı sevenlere parlak bir ışık getireceğim. Onları göksel tahtlara oturtacağım. Orada çağlar boyu ışıl ışıl parlayacaklar, çünkü Tanrı yargısında sadıktır” (Peygamber Hanok’un Kitabı: 105:26, s.181).

 Yahuda, Hanok’un aşağıdaki pasajını nasıl öğrendi?

 İncîl;

Adem'den sonraki altıncı kuşaktan olan Hanok, bu adamlara ilişkin şu peygamberlikte bulundu: "İşte Rab herkesi yargılamak üzere onbinlerce kutsalıyla geliyor. Tanrı yoluna aykırı, tanrısızca yapılan bütün işlerden ve tanrısız günahkârların kendisine karşı söylediği bütün ağır sözlerden ötürü Rab, bütün insanlara suçluluklarını gösterecektir.” (İncîl, Yahuda: 1:14-15).

 Hanok;

İşte! Herkesi yargılamadan geçirmek ve günahkârları yok etmek için on bin aziziyle birlikte geliyor. Tüm insanların adaletsizlikleriyle yaptıkları tüm adaletsiz işler ve günahkârların O’nun hakkında söylediklerinin hesabını sormak için geliyor.” (Peygamber Hanok’un Kitabı: 2:1, s.31).

 Hanok Metatron mu?

 Hanok ile ilgili Targum Jonathan’da onun Metatron olarak çağrıldığı bilgisi vardır;

  


וּפְלַח חֲנוֹךְ בְּקוּשְׁטָא קֳדָם יְיָ וְהָא לֵיתוֹהִי עִם דַיְירֵי אַרְעָא אֲרוּם אִתְנְגִיד וְסַלִיק לִרְקִיעָא בְּמֵימַר קָדָם יְיָ וּקְרָא שְׁמֵיהּ מִיטַטְרוֹן סַפְרָא רַבָּא

 “And Hanok served in the truth before the Lord; and, behold, he was not with the sojourners of the earth; for he was withdrawn, and he ascended to the firmament by the Word before the Lord, and his name was called Metatron the Great Saphra.”

https://www.sefaria.org/Targum_Jonathan_on_Genesis.5.24?lang=bi&with=all&lang2=en   

 


“Metatron kişilik olarak literaturde daha kesin bir tanım aldığında ise kısaca "Yüzün Prensi" olarak adlandırılır.

 Bazı yazıtlarda Metatron'un ayrıca Enoch'un enkarnasyonu olduğu da söylenir. Bu görüşe göre O henüz Enoch iken Cennet'e geldiğinde ateşten bir ruha dönüştüğü ve ona otuz altı çift kanat ve sayısız göz verildiği söylenir” (s.219).

 Bazı kaynaklar ise Metatron'un Enoch olduğuna inanır” (s.222).

 “Yesod Tokeh şiirinde Metatron etten ateşe dönen bir prenstir. Bu şiirde Enoch'un Metatron olduğu belirtiliyor gibi gözükmektedir” (s.222). (Kabala: "Sınırsız"a Yolculuk, Ahmet Akıncı, 1. Basım, Dharma Yayınları, Nisan 2005).

 Kabala ve Metatron;

 Kabalistlere göre Metatron dünyamızın Tanrısı yani Yunanca Demiourgos’tur” (Kabalaya Giriş ve Sefer Yezirah (Oluşum Kitabı) Westcott&Mathers, Kemal Menemencioğlu, Hermes Yayınları, Birinci basım Ocak 2007/61).


“İkinci Beriyah, azametli yüceliği ile Keter’le ilintili olan “Metatron” başkanlığında Başmelekler yer alır” (Kabalaya Giriş ve Sefer Yezirah (Oluşum Kitabı) Westcott&Mathers, Kemal Menemencioğlu, Hermes Yayınları, Birinci basım Ocak 2007, s.61).

Sonuç Üç

 Hanok ile Matatron arasında bağ kurulmuştur, Kabala gibi mistik yapılarda adı geçmektedir.

Cibt ve Tâgût Kelimelerinin Habeşçe izleği

                                                          Cibt ve Tâgût Kelimelerinin Habeşçe izleği   “ اَلَمْ تَرَ اِلَى الَّذٖينَ ا...